Bugun...
Modern Kentin İnşa Adımları


Mü'mine Ö.S (Binti Ramazan) KATREDEN-DERYAYA 95.8
 
 
facebook-paylas
Tarih: 02-04-2015 10:54
Modern Kentin İnşa Adımları

Not: Bu çalışmam mütevazi bir derece ile ödül almıştır.

Şehirde kaybolmuş toplumun önüne bir soru işareti koyup, kadim geleneğimiz olan insan mutluluğunun öne çıkarıldığı bir kentin,kültür hazinesi olan çıtasını çatlatmadan inşasına,sorgulama bilinciyle de mutlu şehrin adalet ve barış temelleri üzerine oluşumuna ve ideal Malatya’nın kurulmasına yürekten sevda ile, bedenden emek ile iştirak ediyorum.

Bir görev paylaşımı içerisinde her ferde ne, ne kadar düşerse, şehrin içinde fark edilen insanın mutluluğuna da şehirden bir nasip düşer diyorum.

“Hayali kuvvetli olan ama bilgisi olmayan kimsenin kanatları vardır. Fakat

Ayakları yoktur. Joubert”

Bilgiye dayalı kurulan hayallerin ayakları yere basmalı.Yetişkin ve erişkinler ayağı yere basmayan hayallere daldılar mı sıkıntı ciddi ,yarınlar bulanık demektir.O zaman hayal mefhumunu idealist projelerle değiştirelim. Çocukların hayali, yetişkinlerin projeleri olmalı.

İdeallerdeki Malatya projelerine güçlü ayaklar takalım ve başlayalım bir şehrin inşa adımlarının çıtasını oluşturmaya .

İnsan bir değerdir. Meşgul ettiği her metre kare, insan sayısınca metre kareler, hektarlık alanlarla ifade edilir. Toplumlar hektarlık alanların sınırlı bölümünde kırsalca, yaşam kalitelerinin arttığı ortamlara yoğunlaşmalarıyla medenice yaşama şansı bulurlar. Çünkü yerleşik, estetik ve özendirici yaşam portalıdır şehirler. Ve bir şehir, toplumlar için kurulmaya başlamış ve asrın ihtiyacına göre ve şehirlerin ilerleyişine göre metropollüğe doğru yol alıyor demektir.

Başlayalım ilk plan cümlesini kurmaya;

“ İNSANLARIN BÜTÜN FONKSİYONLARINI EN İYİ ŞEKİLDE YAPABİLMESİNE ŞEHİRCİLİK DENİR”

Şehirde yaşayan şehirlinin, toplumun bütününü oluşturan ferdin, insan şahsının ruh ve beden fonksiyonlarını en iyi yapabileceği yerdir şehir. Adeta bir mana anlam denizi olan insanın fikri ve hissi çeşitliliklerine saygılı en elzem insaniyet noktasındaki paylaşımlarımıza gayret ve emeğiyle sponsor olabilecek bir belediye başkanı beraberinde neleri sunmaz ki…

Genişleyen şehir coğrafyasında görünmese de vatandaş, şehrine dair arzularına en yakın gördüğü ve en yapabilir olarak güvendiği isme yetkisini vermiyor mu? Veriyor, verirken de imzasını objektif, saydam, eşit, çevreci olmasını şart koşuyor. Yaptırım gücü olan nüfuzlu siyasi ve menfaatçi kesimin etkilerinden uzak olmasını arzu ediyor. Güç sahiplerinin şehir emanetçilerini çaresiz bırakacak bürokrasi dayatmalarına cesurca ceza kesecek cesur yürek idaresi istiyor.

Her vatandaş, idaredeki katılıma dahil olarak azaltılması gereken yanlışları, çoğaltılması gereken doğruları sunabilmeli… Hacı Bayram Veli’nin de vurguladığı gibi:

Ben bir ulu Şara (şehre) vardım

O şarı yapılır buldum

Ben dahi yapıldım

Taşı toprak arasında

Toplumu bir çok alanda kültür ve sanatla yoğurarak ideal şehre kavuşmasının ferdin maddi manevi katkısıyla olabileceğinin sinyali şimdiki kentleşmede de baz alınmalı.

Şehir medeniyetinde medeni yaşama kültür eğitimi verilmeli. Şehirleşmek insanın bilgi ve görgüsünü artırmak ve tatbik etmekle paraleldir. İnsan, güzel ahlak ufkuyla,

Allah-kul ilişkisindeki hassasiyetince şehrin hayatı kolaylaştırıcı meteryallerinin kullanımında bunu bir emanetçi gibi ne varsa hayatına dokunan güzelliklerden, damladan deryaya uzanan her şeyi itina ile kullanma sözü veriyor yaratanına… ve bunu kutsuyor onun huzurunda.

Dünya ikliminin esrarı olan ağaçları yok ederek, tabiatın saçları misali traş ederek erezyonla toprak kaybı, kirli havayla gelen solunum problemimize ve tabiî ki ruhumuzun ikliminin de bozularak psikolojik dengenin bozulmasına sebebiyet verişine duyarsız kalmamaya eylemsel ve amelsel net etki verecek tepkiyi sunmak gerekmekte…

Asıl amacı yoğun şehir trafiği için tasarlanan elektrikli bisikletin kullanımına teşvik edilerek hava temizliğine ve trafiğin rahatlamasına ağırlık vermek gerekmekte(.Hızla artan hususi araç kullanımını n önüne geçilebilir)

Herkes için sözlü iletiler yapılabilecek ortak bilgilendirme vazifesi görecek, caddeyi kullanma bilgisi yinelenecek ikazların yapıldığı araçlar hizmete geçebilir.(En azından denenebilir) Tükürülmemesini, araçların su, çamur sıçratmamaya dikkat etmeleri, annelerin yaya geçitlerinde çocuklarının elini bırakmamalarını, sürücülerin olur olmaz korna çalmamalarını, yaşlılara geçitlerde yardımı esirgememeleri engellilere yardımcı olmalar vs. vs…

Özellikle kadınlar ve çocuklar için korkusuzca sürebileceği bir yaşam merkezi…Siyasi ve nüfuz sahiplerinin şehir emanetçilerini çaresiz bırakacak bürokrasi dayatmalarına fırsat verilmeyeceğine tam bir güvenin duyulduğu idare…

Trafik kargaşasının ana menşei yolların azlığı ,araçların çokluğu dense de gözden kaçan bir gerçek de,istihdamın şehir merkezinde ki yoğunluğu… Taşınmak isteyen firmalara teşvik vererek taşınmak istedikleri civara aktararak trafiği rahatlatmayı en azından denemeli…

Sıralamak en kolayı ancak ihtiyaçların farkında olarak şehirde yaşamak ,şehrin gelişimine birey noktasında cidden lazımdır.İdeal şehir, içinde mutlu toplumu barındıran şehirdir.Sağlıktan tarıma,tarımdan sanayiye uzanan elzemler zinciri…Doğru zamanlama ve fırsatları kaçırmama noktasında atılacak zeki adımlar…

Vatan toprağımızın her bir ilinde değişik tatlardan oluşan bölgeye mahsus lezzetler fışkırmakta. Ancak şehrin kent kalitesince ve yerel yönetimin liyakatince şehirlinin mühim gördüğü kadar bir yere gelebilmekte…Fındık, fıstıktan daha az değil zahmeti kaysımızın! Biri en az 18 TL yi, diğeri 25 TL yi görüyor…Kayısıda 10 TL cümlesi kurulamadı bile…

Ve Şehir yalnızca, günümüz insanına daha büyük bir oranda iş ve yerleşim olanakları sunan bir yer değildir, aynı zamanda dünyanın en uzak yerlerini kendine çeken, türlü bölgeleri, insanları ve etkinlikleri bir düzene göre biçimlendiren, ekonomik, siyasal ve kültürel yaşamın öncüsü ve denetleyicisi konumunda olan bir merkezdir.

İnsan yaşam portalı olan şehirler, belli bir nüfus yoğunluğuna erişmişse, şehir emanetçilerinin kollarını sıvaması gereken bir dizi önlem ve temkinle atmaları gereken adımları olmalıdır. Yerleşim yerinde fiziki güzellik ancak içi doldurulabilir eğitimli ve bilinçli toplumla korunabilir. Şehrin görsel ilerleyişi topluma paralel olmalı…Şehrin İnsanları çeşitli kültürden teşekkül ettikleri için yaşadıkları kente, kültürel katkıda bulunabilecek en önemli kaynağı oluştururlar. Yerel yönetimlerinde bu kaynağı şehrin insan modernizasyonunda elini güçlendiren bir değer olduğunu asla görmezden gelmemesi gerekir. İdealimde yerel de olsa yönetimler , arkalarına uzmanlaşma düzeyine erişmiş ve evrensel değerlere dayalı özgürce örgütlenmiş düzeyli toplumları almalı.

Hayat şartlarının daha müreffeh seviyeye getirilmesini isteyen bizlerin, şehirde ekonomik,sosyal,kültürel ve fiziki imkanların ulaşılabilirliği beklentimizdir. Şehrin yapıları dokuları ,tarihi izleri ruhlarımıza dokunacak bir sunumla unutturulmamalı, kalıcılık duygusunun ancak kültürel miraslarla mümkün olabileceği fark edilmeli…İnsanların yeniyle bütünleşebilmesi için eskinin kadirşinaslığını üstlenmeli…

Çok mühim bir nokta: “Bir şehir toplumunu kaybederse, içi boş şehir olur ve anlamsızlaşır!” Şehrin fiziksel varlık şartı insan toplumunun bir arada oluşu, manasal şartı, insan değer dokularının nakış, nakış işlenmiş olmasıdır.

İdeal kent tanımının temelini “kentli hakları” oluşturmaktadır. Dolaysıyla ideal kent en kısa biçimde, “kentli haklarını koruyan kent” olarak tanımlanabilir. Öyle ise öncelikle kentli haklarının neler olduğu sorusuna cevap verilmelidir.

İnsanımız ne yazık ki yıllardır Avrupa modelini ahlakta taklit etmiş ve hezimete uğramıştır. Yol, sanayi, tarım, konut vs.gibi kenti ve kentliyi “Muasır medeniyet” seviyesine çıkaran formüllerden mahrum bırakmış, bugün ise eline geçen fırsatlara zayıf kalmıştır.

İnsanın yaşam kalitesini yükselten her kentin zaten ideal kent olduğunu ,kentin fiziki gelişimini insanının hissi gelişimine ters düşmemesi gerektiğini fert olarak haykırıyor ve istiyorum.

Arındırılmış olsun korku ve şiddetten, arındırılabildiği kadar. Benim insanımın da payı olsun ekonomik büyümenin karından, en azından istihdamla ödüllensin. Huzur kendini nerede hediye eder insanoğluna bilinmez! Bedenime kentimde kirletilmemiş sağlıklı, doğası bozulmamış mekanda nefes alma mutluluğu sunulsun. Geleneksel veya çekirdek ne fark eder? Toplumları aileler inşa eder. Kentimde mahremiyetimizin ve dokunulmazlığımızın meskeni olan evlerimizin altında kalırmıyız diye tetirgin olmayacağımız konutların ciddiyetle yasal çerçevede inşasını umut ediyor, umutlarıma güvenlik, sağlık ve insana dair daha birçok alanda cinsiyet, yaş, köken, inanç, sosyal, ekonomik ve politik ayrım gözetmeden, fiziksel veya zihinsel özürlerine bakılmadan eşit olarak haklarımıza ciddiyetle özen gösterilmesini ekliyorum.

Netice-i kelam. şairin dediği gibi: “Bu kenti sevdim dedim, benim olsun demedim ki”

Ben de diyorum ki, “Ama ben Malatya’ma aitim. Her gün yaşlansa da ömrüm, genç kalır kentim için idealim, hayalim. Yüreğini, bedenini, emeğini kentleri zirveye taşıyan “yüksek ruhlu toplum, modern kent ” inşasına adayan tüm Malatya sevdalılarını ömrümün gönül kollarıyla kucaklıyor saygılar sunuyorum.


Mü ‘mine ÖZBİLDİRİCİ SARI

 



Bu yazı 2590 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



YORUM YAZ

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
SON YORUMLANANLAR HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
GÜNDEMDEN BAŞLIKLAR

Haber sitemizi beğendiniz mi?


YUKARI