HOŞ GEL, ELİNDEN TUT GÜZELLİKLERİ AL GEL, KOŞ GEL 2025
...hatırımda kalanlar...
KENDİME NOT: 2023-2024 GİTTİ BİTTİ 2025 TEKRAR, YENİDEN, BİRDAHA, HADİ MÜMİNE REYNA!!!
(1. Bölüm)
Hoş Gel 2025
Uzun bir aradan sonra merhaba dostlar
2023/2024 nasıl geçti derseniz ‘içeriğine hayli şaşkınım derim… Günlerin hızlı akmasını geçtim, çok takılmam hızla geçen günlere…Yapmak istediklerimi sığdırdım mı ona bakarım. Sığdı mı derseniz; sığmayanları ‘nasip’ denilen kavrama bıraktım…
Tecrübe denilen kavramı olayların içinden geçerek yaşamak, insanı nasıl muhteşem bir kamil kılıyor hayranım doğrusu. Övünmek gibi olsun sanırım kamillerdenim…Tam, her şey yoluna girdi derken küçüklüğünü görmediğiniz kocaman sorunlar ile savaşın içinde kendinizi bulmak ve bu savaştan da muzaffer çıkmak…2023 ve 2024 tam da öyle benim için…
Hırpalanmanın her çeşidini bir arada yaşadığım ilginç bir sene oldu…Yokluğun, zorluğun tüm tonları beden hayatıma giriş yapsa da tarifsiz ve de zahmetsiz ikram edile bir varlığın, ifadesi zor bir zenginliğin içimde var ettiği huzur ve beraberinde yol arkadaşı olan mutluluğun oluşturduğu güçlü bir bariyer ile tutunmak ihtiyacı hissetmediğim bu hayatın,bana sımsıkı sarıldığını fark ettim…Velhasıl ,ben hayata tutunmadım hayat bana tutundu adeta…
Canımı en çok ve hala da acıtan şeyler 2025 de de benimle olacak çoğu kişi gibi…Benimle olacak ama beni yaralayamayacak sadece varlıklarını bileceğim. Sonuçta burası dünya…
RAHATSIZLIĞIM BİTTİ ŞÜKÜR, UĞUR SENEM 2024
Bu arada beni perişan eden mide rahatsızlığımı tamamen atlatmışım. Bu mutluluğun tarifi yok çünkü sağlık gibisi yok!…
2024 bu anlamda çok kıymetli idi…2011 de yanımdakinin en yakınının şiddetli ağır bir suçlamasına muhatap olmuş,yalnız başıma derdimi göğüslemek zorunda kalmıştım. Psikolojimin zarar görmesi kimsenin umurunda olmazken suçlayıcı tarafların pamuklar arasında korunması bir hayatın içinde kaçıncı derece olduğum gerçeğiyle yüzleşmeme ama kendimi kaçıramayacak kadar çaresizliğe iterken bu üzüntünün ağırlığını taşıyamayarak mide hastası oldum. O korkunç kusma nöbetlerim, kendimi hastanelere kavuşturmalarım, yoğun tedavilere rağmen hiç geçmedi.
Hiç haklı tarafta olamayışın verdiği hüzün, hep açıklamak zorunda olan kişi olmak,en hassas yönlerime yapılan saldırıda sürekli bedel ödeyip susuturuluşum bedenime ağır patladı… Teslimiyet, itikaf,namaz dua imtihan sürecime bi tık hafifletse de ödetilen psikolojık bedeller bedenen yara almaktan geri bırakmadı…
O dönem en nefret ettiğim arasözü ‘kol kırılır yel içinde kalır.’ İdi. Adamlar dijital kapı yapmışlar kafanın gericiliğine bak! Zalim, zalimdir. Anan da olsa baban da olsa savunamazsın. Mazlum, mazlumdur!!! Sevmesek de önceliğimiz olmasa da…. Onu korumak hassasiyetlerine önem vermek zorundayız. Rabbim gadap eder yoksa…Mutlu olmayı iyi bilsek de mutsuz edenler çok profesyonel ise zarar görmek kaçınılmaz oluyor bazen…
Yine övünmek gibi olsun Huzuru mutluluğu oluşturmayı çok iyi bilirim. Hep o içimde ki bitmeyen mutluluk, beni hedef alan onca dertlere rağmen bende ki konumunu hep sağlam tuttu…
Bu halim, hayatın negatife eden yönünden bedenen ve ruhen yaşadığım veya yaşatılan derin acılarımı onarmama ve alabileceğim muhtemel yaralara karşı korunmama sebep oldu ve oluyor.
Tabi O’na kendimi emanet etmemin katkısı en önemli olan bölümü. Bu işlem içinde en bayıldığım vakit olan gecenin teheccüdüne denk gelmek.. Geldiysem, tam bir yoğun bakım ünitem…Haa illa namaz, dua ritüelinden bahsetmiyorum O’nunla içten bir sohbet tam bir ilaç…Yöntem sizin tercihiniz. Her zaman biyolojik durum namaz için müsait olmayabilir. Ne yani o zaman o vakti atıl mı geçirelim???
Bu arada artık kusmuyorum. Midem ağrımıyor. Laf aramızda kuru fasulye söğüş soğan yeşil soğan yiyebiliyorum.
KIZIM FİDANIM MEHRUBAM MEZUN OLDU 2024(devam edecek)