Kimimizin gözyaşında kimimizin huzurunda kimimizin mutluluğunda hepimizin ise ilk ve
son anlarında anısı olan meslektir hekimlik. Doktor, tabip, hekim deriz biz onlara. Tek kelime
ile anarız isimlerini. Ama koca bir ömür gizlidir yaşamlarında, kalplerinde, ellerinde,
zihinlerinde. Tanıdığı tanımadığı herkesin ruhuna dokunabilmekte gizlidir onları kıymetli
yapan sihir. Gözlerimizi ilk açtığımız anda elimizden tutandır onlar. Bu dünyadaki yaşama
gözlerimizi kapatırken de başımızda bekleyen gözlerdir onlar. Hayatın gizemini herkesten çok
bilen zihinlerdir, kendinden önce başkasını düşünmenin ne demek olduğunu bize hatırlatan
simgedir adeta doktorlar. Her anımızda olan isimsiz kahramanlardır.
Daha gençlik yıllarında başlar zorlu mesleğin ilk adımları. Beyaz önlük giydikten sonra alırlar
can sorumluluğunu yüreklerine. Her hasta kendinden bir parçadır onlar için. Kimi zaman
bıkkın, kimi zaman yorgun, bazı zamanlar kırgın, zaman zaman üzgün belki de kızgın
olmaktır aynı gün içinde. Birçok duyguyu bir arada yaşamanın farklılığını tadabilmektir
hekimlik sanatı. Tüm yorgunluğu atabilmek için tek bir cümle yeter bazen: teşekkür ederim.
Nedir hekimliği kutsal yapan unsurlar? Yüreklere su serpebilmenin mutluluğunu
ölçebilmektir. Küçük çocukların doktor abisi / ablası olabilmek ve onların gözlerindeki
gülümsemenin sebebi olabilmektir. Ameliyattan çıkan hastaya ilk merhaba diyebilmenin
mutluluğunu tadabilmektir. Doğumun ve ölümün saniyelik olduğunu her an
hatırlayabilmektedir. Sımsıkı kenetlenerek sevginin birçok derde deva olduğunu hissetmektir.
Alından ter akarken bir canın emanetine sahip çıkmayı bilmektir. Uyumanın ne demek
olduğunu bile unuttuğunda kapıdan içeri giren bir çiçek ile mesleğe hala sımsıkı
tutunabilmektir. Ne para ne mülk ne unvan ne de saygı içindir bu meslek. İnsanın varlığına
sahip çıkabilmenin ve cana, ruha dokunabilmenin sihrini tadabilmek içindir doktorluk.
Öyle anlar gelir ki, iki çift laf edemezler çevresindekilere. Evde bekleyenleri olduğunu bile
unuturlar soğuk ameliyathane odalarında belki. Yeni anne olanların mutluluk gözyaşlarına
şahit olurken çocuğunun doğum günü partisini kaçırabilmek ve yine de o bebeği kucağına
aldığında sevinç gözyaşları dökebilmek ayrı bir güçtür onlarda. Doktorluk, acile gelen bir
hastanın acısına destek olmak için elini sımsıkı tutmak ve ardından da aynı acıyı gösteremese
de yüreğinde hissetmektir. Daha mezuniyet töreninde ayrım gözetmeden her insanı kendinden
öteye koyabileceğine dair yemin etmektir hekimlik. Yakınının acısını yaşarken insanların
sarılabileceği ve ağlayabilecek bir omuz bulabileceği en sağlam kaledir hekimler. Yüzlerinde
ifade olmasa da insanların halinden en iyi anlayan ve en duygusal kesimdir tabipler. Çünkühekimlik kendine ve her cana hakim olmaktır en başta. İyi ki varsınız, hep var olun isimsiz
kahramanlarımızdan olan doktor op.dr özlem vuranın hayatından kesitlerle devam edelim Hekimlik Sanatından özlem vuran dokunuşları kitabıyla bir daha doktor olmak meşakkattir birazda sabırdan yaratılmış olsa gerek diyelim haydi bismillah