Bugun...
BEN SANA MEFTUNUM...


NURAN TAYDAŞ ÇAL "KUTUP YILDIZI"
 
 
facebook-paylas
Tarih: 14-04-2017 20:08

Gül ile bülbül misali

Ben sana meftunum Efendim,

Bülbül gibi anlatamasam da sevgimi

Yüreğimin gözyaşları sessiz sessiz akar Efendim…

 

Yüreğim yangın yeri, kelimeler ukdeli. Sizin sevdanızı, aciz cümlelerimle nasıl anlatırım?

Hâlbuki tüm cihan duysun istiyorum bu garip sevdamı, gözyaşlarım eritsin istiyorum gönül hapishanesinde tutuklu kalan buzdan duygularımı…

Nasıl anlatırım ki Sizi Efendim?

Mekke’deki müşrikler, başından aşağı deve işkembesini boşaltırken, of bile demediniz lakin kızınız Fatıma’nın küçücük elleriyle yüzünüzü temizlerken akıttığı gözyaşlarına dayanamayıp ağladınız. Size yapılan zulme değil de Fatıma annemizin akıttığı gözyaşlarına hüzünlendiniz.

Size sevdam büyük derken bu tablo karşısında sorguluyorum kendimi, ne kadar hoşgörülüyüm, merhametli ve unutma erdemine sahibim diye…

Hz Sümeyye; Rabbime ve O’nun En Sevgilisine inanırken, gördüğü işkenceyle inim inim inlerken, elleri ve ayaklarının her biri develere bağlanıp çekiştirilirken, vücudun tüm kemikleri birbirinden ayrılırken; "Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resulühü" demesi değil miydi gerçek sevda…

Sorguluyorum kendimi Efendim, ben Rabbime ne kadar kulum, Size ne kadar Ümmetim… Gerçekten alev alev yanıyor mu yüreğim? Zamanında kolayca vazgeçtiklerimi düşündükçe yanıyor, acıyor bedenim. Sorguluyorum işte kendimi, benim bu büyük dediğim sevdam ne kadar?

Taif’te taşlanırken, Gül Cemalinizden kanlar akarken; “Bilselerdi hiç yaparlar mıydı” demiştiniz.

Bu büyüklük karşısında eriyorum, kayboluyorum. En ufak bir hakarete karşı tahammülümün olmayışımı gördükçe ben gerçekten bu Sevdanın bir parçası mıyım diye soruyorum.

Elbette ki Siz âlemlere Rahmet, Kâinatın Efendisisiniz, bizler zayıfız, aciz kullarız lakin güzel ahlakının bir zerresi dahi geçmiş olsa gönlümüze hiç şikâyet eder miyiz diye soruyorum kendime Efendim!

Siz ki kuşu ölen bir yavruya taziyeye giderken, merhameti öğretiyorsunuz bizlere hâlbuki ki bu gün yavruları kendi elleriyle öldürüyor hemcinslerim. Nice Ayşeler, Zeynepler, Fatımalar bombalarla cennete uçuyor ve ben bir şey yapamıyorum Efendim!

Sorguluyorum kendimi bütün bunlar olurken dur demek için ne yapıyorum? Bu sevdanın hangi köşesinde, hangi zerresindeyim?

Sonra Hz Hatice Annemiz geliyor aklıma, İlk sevdanız, ilk göz ağrınız, ismi anılınca mübarek gözlerinden yaşlar akıttığınız annemiz… O’nun Size ve bu büyük davaya olan sadakati… Tüm servetini Müslümanlar için gözünü kırpmadan feda eden büyük yüreği düşünüyorum. Hücrelerim zerre zerre dökülüyor, ağlıyorum. Bir yetimin başını okşayamadığımızı, Müslümanlar zulüm içindeyken infak edemediğimizi düşünüyorum.

Hüznüm ve sevdam umutsuz değil, bir gün Lebbeyk diye çağrılacağım günün özlemi içerisindeyim.

Ben garip, ben mahzun umut içinde yol alıyorum.

Doğum günün kutlu olsun Ya Resulullah!

Doğduğun gün, doğduğumuz gün olsun Ya Nebiallah!



Bu yazı 3877 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



YORUM YAZ

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
SON YORUMLANANLAR HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
GÜNDEMDEN BAŞLIKLAR

Haber sitemizi beğendiniz mi?


YUKARI