Bugün susma oyunu oynayalım seninle, Kurallar benden, uygulamak bizden olsun.
Yan yana oturup uzaklara bakalım, Baktıkça derinleşsin mesafeler.
İçimizden konuşmak serbest olsun, Düşüncelerle savaşmakta.
Gözlerimiz dalgın,dilimiz suskun…
İtiraz etme,ben en çok bu oyunu seviyorum, Dinlendiren,rahatlatan,ruhu huzura erdiren.
Süre sınırlaması yok bu oyunda, Herkes kendi süresini belirlemeli,
Ve zihninde canlandırdığın, bir kum saatin olmalı.
Küçükken oynadığımız, saklambaç gibi bu oyun,
Ama bu kez sakladığımız bedenimiz değil, Duygularımız olsun.
Gözlerini dikme gözlerime , Sobelemek değil bu oyunun hedefi.
Dilimiz suskun, gözümüz dalgın, Sessizliğe sevdalı, bu oyun.
Düşüncelerin, ve tüm sorunların, boşlukta dans edişini izle.
Ilık ılık aksın, zihninin en ücra köşesinde kalmış karanlıklar.
Aydınlığı görene dek, tüm hücrelerinde hissedene dek, bekle sabırla.
Sessizliği dinle, en sakin halinle. Sessizliğin huzurunu çek ciğerlerine
Bir köşeye yığılmış,bedenine inat, ruhunun dans edişini izle boşlukta.
Bugün susma oyunu oynayalım seninle. Yaralı yüreğin iyileşme süreci olsun
Sadece susalım, ve sadece bakalım derinlere.
Zamanı ve mekanı düşünmeden, oynayalım oyunumuzu
Yerdemiyiz ? göktemiyiz,?
Aydınlık mı ? karanlık mı?
Varlık ve yokluk arasındayken , sürdürelim oyunumuzu.
Bugün susma oyunu oynayalım seninle,
Dilimiz suskun, gözümüz dalgın olsun,
Ve Bu bizim ,dirilme sürecimiz olsun…